27 Ocak 2010 Çarşamba
MUTFAK 2
19 Ocak 2010 Salı
GELELİM İKİNCİ ODAYA
Tabiyki lafın gelişi bildiğiniz geliş için lütfen tek tek alayım malum odalar bi karış.Yeni odamıza başladım.Bu sefer ki odayı neredeyse eş zamanlı seyir edebileceksiniz. Daha çok ayrıntı ve anlatım için ve daha sık güncellenen bir blog adına bu daha mantıklı.
Okuma Odamdasını beliryen obje çoğunuzun sevdiği berjaldi.Bu odadaki belirleyici obje ise şömine oldu.
Daha çok bizlerin ocak yada tandır dediği türden bir şömine yapmaya karar verincede;bu odanın fikri oluştu.Çizerek birşeyler çalıştım ilk önce.Duvarların şöyle koca koca taşlardan oluştuğunu hayal ettim Böyle bir duvarı oluşturabilmenin bir sürü yöntemi geldi aklıma.Ben derzi tercih ettim.Derzin kurumasına yakın aşamada üzerinde taş görüntüsünü oluşturdum.Biraz fazla koyu çalıştığımdan sebep elime aldığımda parçalanmalar oldu.Hazırladığım parçayı bir blog halinde monte edemiyecektim ama bu duvarlara dayandırmayı düşündüğüm eşyalar açısından daha iyi olmuştu.Haki, kahverengi ve taş rengine uyabilecek su bazlı boya ile son aşamada duvarı renklendirdim.
Sırada ocak yapımı var.İlk etapta bir kalıba ihtiyaç vardı.Hiç düşünmedim desem yalan olmaz malum hazine sandığı geniş.İşin makara tarafınıda yazayım.Yeğenim kışın başında evlerine aldıkları elektrikli ısıtıcının koruma süngerini tut bana getir. Verirkende şöyle demişti: "teyze al sen bundan mutlaka birşey yaparsın" (teyzesi yüzünü kara çıkartırmı bir tanesinin)Kalıbın silindir olması ocağın boru kısmında kolaylık sağlarken gövde kısmındada aynı parçayı boyuna kesip ocak kenarlarının kolaydan oluşmasını sağlamış oldum.Fotoğrafta işlenmemiş halini ve süngerin kesitini görebilirsiniz.
Ocağın tuğlalar döşenmesi içinde hazine sandığından yine bir koruma süngeri buldum.Bu çok ince süngerse gelende takı kutularının içinde mevcuttur.Süngeri kahve, kızıl, kırmızı gibi bir kaç tonla oluşturdum.Küçük parçalar halinde kesip ahşap tutkalı ile yapıştırdım.Böylece yapıştırma işlemi ile tuğlalar arası dolgu görüntüsünüde yakalamış oldum. Mum eskitme yaptığım ahşap rengi vermeye çalıştığım dondurma çubukları ile ara bir kat mantığında odaya farklı bir hareket getireceğini düşündüğüm kiler gibi bölüm yaptım.Son bir kare ile mutfağın bitmiş kısmında küçük rüyalar görmeyi hak ettik sanırım.
Okuma Odamdasını beliryen obje çoğunuzun sevdiği berjaldi.Bu odadaki belirleyici obje ise şömine oldu.


8 Ocak 2010 Cuma
ANNE ATLAR NERDE YAŞAR?
Meraklı öğrenme soruları bitmek bilmez ya çocukların; bitmesinde zaten.Nerdeyse her oyuncak kutusunda görülmesi mümkün küçük hayvan figürleri bizde de mevcut.Kızımın oynamaktan bıkmadığı sürüsüne bereket oyuncaklarından.Onları konuştururken bazen bize ailecek bay gelsede o seviyor.Elinde bir adet atla yanımda bitiverdiğinde.
"Anne atlar nerde yaşar?" diye sordu.
"Ahırda kızım"dedim ama içimdende "ahır gördüde, bildi" diyede geçti.Dememle beynimdeki uydurma lopu devreye girmiş olmalı.Atlara bi ağır yapalım gel dediğimi hatırlıyorum.
Hemen derme çatma bir ahır inşaa ettim Özellikle ahırın arka ve üst kısmını kapamadım atlarımızı koyması kolay olsun diye.Çicek tanzim malzemelerinden saman yapmayıda ihmal etmedim.

Ben bunları yaparken heyecanlanan kızımın sorması seriye bağlanmıştı.Anne fil nerde yaşar ?kaplan anne?.El işte, çene lafta kızım bir telaş.İnanın yazdığım hızla malzemeler gelmeye başladı.İşine gelirse kızım en iyi yardımcım.Gelmezse o daha bir bebek.:)İşi büyüttük ve bir orman çalışmaya karar verdim.Keçe ve kumaş parçaları ile çalıştığım ağaçların dik durması için içlerine tahta çubuklar yerleştirdim.
Balinalar anne? o dedim başka geceye artık yatma vakti.Gerçekten su doldurabileceği bir sürü ihtimali bir iki gün düşündüm.En sonunda şaşal mantıklı geldi.Şaşalı enine kestim.Zemine monte ederken yeşil yapışkan kağıtlardan kullandım. İş yerindeki yapay çiçeklerden zevkle ve çaktırmadan aşırmalar yaptım.Hoş olmayan görüntülerin bir kısmını bunlarla kapadım.
Mavi boya ile şaşalın geri kalan kısmında bir şelale ve deniz oluşturdum.Diğer bölümle uyumlu olması için, biraz karabiber, tuz ve bulguru karıştırıp kum havası yarattım.Bitti sanıyorsunuz dimi hayır daha sırada ayı var?
iyide anne ayım nerde uyuyacak? oda haklı.Bende zevkle çalıştığıma göre.Evde her zaman köpük bulundururum. Hiç yapmam etmem bitmediğinden.Çokta işeme yararlar.Bi güzel dağ oyup kahve,yeşil. haki tonları ile boyadım.Biraz orta kısmını oyup mağaraya boyutta kattım.
Aslen dahada ilerlemek mümkündü hayvanlar çok orman onlara dar bile geliyor.Ama büyüyen zemin açısında "dur kondor "dedim kendime odada basacak yer kalmayacak.
Son hamlede tükenen malzemelere rahmen köpeklerimize kulübeyide ekledik.
.Ama sonuçta en zevkle yaptığım işlerden biri olduMaymunu muz alsın diye ağaçın üstüne, kamlumbağı taşın üstüne, filleride su kenarına koyarken onu seyretmek büyük bi mutluluk ama ne yalan söyleyeyim hayvanları konuşturmak bazen işkence.
Kafanızda sıkıntı, büyük olmanın zorunlu halleri, pişirmesi gereken yemek yada silinecek halı varsa o hayvanları seslendirmek bir büyük için ne kadar zulsa bazen herşeyi unutup odanın ortasında kızımla ormanın içinde hayvanlar elde oynamak bi o kadar güzel. İşte çocuk olmabildiğim her an için demiştim ya oda bunlardan biri. Kızımla nasıl küçüldüğüme , kızımın benimle nasıl büyüdüğüne ve en çokta hayallerimin ufacık kalmasına eşillik ettiniz için teşekkürler
"Anne atlar nerde yaşar?" diye sordu.
"Ahırda kızım"dedim ama içimdende "ahır gördüde, bildi" diyede geçti.Dememle beynimdeki uydurma lopu devreye girmiş olmalı.Atlara bi ağır yapalım gel dediğimi hatırlıyorum.

Hemen derme çatma bir ahır inşaa ettim Özellikle ahırın arka ve üst kısmını kapamadım atlarımızı koyması kolay olsun diye.Çicek tanzim malzemelerinden saman yapmayıda ihmal etmedim.

Ben bunları yaparken heyecanlanan kızımın sorması seriye bağlanmıştı.Anne fil nerde yaşar ?kaplan anne?.El işte, çene lafta kızım bir telaş.İnanın yazdığım hızla malzemeler gelmeye başladı.İşine gelirse kızım en iyi yardımcım.Gelmezse o daha bir bebek.:)İşi büyüttük ve bir orman çalışmaya karar verdim.Keçe ve kumaş parçaları ile çalıştığım ağaçların dik durması için içlerine tahta çubuklar yerleştirdim.
Balinalar anne? o dedim başka geceye artık yatma vakti.Gerçekten su doldurabileceği bir sürü ihtimali bir iki gün düşündüm.En sonunda şaşal mantıklı geldi.Şaşalı enine kestim.Zemine monte ederken yeşil yapışkan kağıtlardan kullandım. İş yerindeki yapay çiçeklerden zevkle ve çaktırmadan aşırmalar yaptım.Hoş olmayan görüntülerin bir kısmını bunlarla kapadım.
iyide anne ayım nerde uyuyacak? oda haklı.Bende zevkle çalıştığıma göre.Evde her zaman köpük bulundururum. Hiç yapmam etmem bitmediğinden.Çokta işeme yararlar.Bi güzel dağ oyup kahve,yeşil. haki tonları ile boyadım.Biraz orta kısmını oyup mağaraya boyutta kattım.
Aslen dahada ilerlemek mümkündü hayvanlar çok orman onlara dar bile geliyor.Ama büyüyen zemin açısında "dur kondor "dedim kendime odada basacak yer kalmayacak.
Son hamlede tükenen malzemelere rahmen köpeklerimize kulübeyide ekledik.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)